31 Mayıs 2006 Çarşamba

The CAMEL ...

Önce büyütünüz :))..
Ne gördünüz.. Deveee..
Hayırrr...
Aldandınız..
Gördüğünüz develerin gölgeleri..
Siyah develer gölge aslında..
Beyazlar develerin kendileri :)
Işığın oyunu..
Çok iyi yakalanmış bir fotoğraf ...



-Mamografi hayat kurtarır.

27 Mayıs 2006 Cumartesi

TEZHIP & MOSAIC

Tezhip sanatının Mozaik sanatıyla ilk buluşması...
Daha önce bu iki sanatı birleştiren olmamış :) ...
Örnek bana ait değil, elimdeki tezhip sanatına ait kaynaklardan edindim. Daha sonra autocad de geliştirip bu formda daha hoş olacağını düşündüm.
Kullanılan malzemeler tamamen doğal taş...
Taşların cinsleri ve isimleriyle ilgilenilmez diye vermiyorum ...
Sunum içinde kusuruma bakmayın katalog için çekilen bir fotoğraf, temizleme imkanım olmadı şuan için...
Tezhip sanatı üzerine çok bilgim yok ama benim bu desende algıladığım deniz,martılar ve balıklar olduğu için projeye BOSPHOURUS ismini verdim.


-Mamografi hayat kurtarır.

FOSSIL









Fosil fotoğrafları...
Bu fotoğraflar patronum özel kolleksiyonunda parçalara ait...
Şirketimize ait traverten ocaklarında kesim yaparken farkedilmiş ve kurtarılmış...
Önde "yengeç fosili" , arkada sağdan ikinci ait olduğu canlı bilinmiyor ama "diş" olduğu sabit :) , soldan ikinci ise bir kemiğin eklem noktası, kıkırdaklı kısmı ...
İncelense, hangi zamandan bugünlere geldiği öğrenilebilir...
Kişisel bir müze kurulup sergilenilmesi düşünülüyor ama henüz kesin bir karar verilmiş değil...
Ece'm şimdi bunların latince isimlerinide bulur, çıkarır, söler bize :) "Fosil deyip geçme!" der ama bizim anlayabileceğimiz adı bu ...

Paylaşmaya değer buldum, görmenizi istedim..


-Mamografi hayat kurtarır.

26 Mayıs 2006 Cuma

DÖNÜŞÜR - MAHATMA GHANDİ

25 Mayıs 2006 Perşembe

ALLAH'IN GÖZÜ ...

Böye bir resmi her zaman göremezsiniz. Nasa tarafından çekilen bu resim, ancak 3000 yılda bir ortaya çıkabiliyor.
Nasa bu resme "Allah'ın gözü" ismini vermiş. Bu resim sayesinde bir çok hayatlar değişti. "Allah'ın gözüne" bakarak dileğini tut. En kısa zamanda bazı değişiklikler sende fark edeceksin. Inan veya inanma. Paylaşmamak için çok değerli bir resim .
Allah sizi korusun.

24 Mayıs 2006 Çarşamba

Yavru Köpekler....

Çilek Hanım'ın dostları :(



Daha minicikler sayıları yaklaşık 14 ü buldu
Lütfen hiç olmazsa bir kısmını kurtarmamıza yardım edin

Nusret Topuzoğlu
tali@isbank.net.tr
0542 271 67 83
0216 457 00 70
İstanbul

ACİL YUVA ARANIYOR !!!

Çilek Hanım'ın dostları :(

Pofuduk hala yuva bulamamış :( bu blogdada pek ilgi göremedi ama biz Çilek Hanım ile tekrar yayınlayıp şansımızı denemeye karar verdik...






Belki bu köftişleri aranızda yemek isteyen olur ya da "ben tokum ama arkadaşıma ikram etmek isterim" diyen olur diye gönderiyorum :))

Yardımcı olursanız yuva bulmalarına çok mutlu oluruz :))

NOT: İLETİŞİM BİLGİLERİ AFİŞLERİN ÜZERİNDE BULUNMAKTADIR !!!

23 Mayıs 2006 Salı

KORKU , AMA NEDEN !? - W.SHAKESPEARE

Işık ve sevgiyle...

-Mamografi hayat kurtarır.

KUMRULARIN HİKAYESİ ...

Darısı başıma :( ...

-Mamografi hayat kurtarır.

SİZ HANGİSİSİNİZ ?! KAHVE-YUMURTA-HAVUÇ...

Siz Hangisisiniz ?
Havuç, Yumurta, Kahve.......
Siz hangisisiniz? Bir baba ile kızı dertleşiyorlardı. Kızı hayatında çok sıkıntı yaşadığından ve bunlarla nasıl başedeceğini bilemediğini söylemiş babasına. Hatta sorunlar ardı arkasına devam ediyormuş hayatında. Babası kızını dinlemiş, dinlemiş ve "Gel, sana bir şey göstereceğim!" diye kızını mutfağa götürmüş. Baba ünlü bir aşcı imiş. Ocağa 3 tane eşit büyüklükte kap koymuş, üçüne de eşit su koymuş ve üçünün de altını aynı miktarda yakmış. Ve birinci kaba bir havuç, diğerine bir adet yumurta, diğerine ise de bir avuç çekilmemiş kahve çekirdeği koymuş. Ve her üçünü de tam 20 dakika pişirmiş. Daha sonra ateşi kesmiş. Masaya iki tane tabak ve bir tane boş bardak koymuş ve ilk önce haşlanmış havucu alıp bir tabağa koymuş. Daha sonra artık epey pişmiş olan yumurtayı alıp bir tabağa koymuş. En sonunda da artık suya iyice sinmiş ve tam kıvamında kahve görüntüsü
olan kahveyi de alıp bir bardağa boşaltmış. Kızına şu soruyu sormuş: "Kızım ne görüyorsun? "Kızı demiş ki: "Havuç, yumurta ve kahve. " Kızını elinden tutup masaya yaklaştırıp daha yakından bakmasını ve hissetmesini istemiş. Kızı demiş ki: "Ne görüyorum.. Haşlanmış yumuşak bir havuç (Bunu yaparken çatalı havuca batırmış ve yumuşaklığını hissetmiş), artık pişmekten içi katılaşmış bir yumurta ( yumurtayi eline almış, hatta bir tarafından masaya vurup, çatlatmış ve içini görmüş) ve bir bardak kahve. (Biraz içmiş) "Hatta tadı oldukça iyi!" . "Baba, bunu niçin bana gösteriyorsun?" diye sormuş. "Bak demiş, hepsi aynı şekil kapta , aynı sıcaklıkta , aynı dakika pişti. Fakat hepsi bu etkiye farklı tepki verdiler. Havuç ilk başta sertti, güçlü idi. Ama kaynatılınca yumuşadı hatta güçsüzleşti. Yumurta çok kırılgandı, hafifçe dokunsan çatlayabilirdi, ama kaynatılınca içi sertleşti, hatta katılaştı. Bir avuç çekilmemiş kahve ise yine sertti, hepsi birbirine benziyordu, ama ısıtılınca ne oldu, bu kahve çekirdekleri, ısındılar, gevşediler, ve içinde olduklari suya yayıldılar. Koku yaydılar, tad yaydılar ve suyu eşsiz tatta bir kahveye çevirdiler." "Kızım sen hangisisin? diye sordu adam. Zorluklarla karşılaştığın zaman nasıl tepki gösteriyorsun? Sen havuç musun, yumurta mısın, yoksa kahve misin?
Siz hangisisiniz ? Havuç gibi sert bir kişi misiniz, ama sorunlar yaşayınca yumuşuyor ve güçsüzleşiyor musunuz? Yumurta gibi içi yumuşak, her an kırılabilir bir kişi misiniz? Sorunlar karşısında (ölüm, ayrılık, krizler,vs. ) , güçleniyor ve sertleşiyor musunuz? Yoksa bir kahve çekirdeği gibi misiniz? Kahve sıcak suyu değiştirir, hatta suyun sıcaklığı en üst dereceye çıktığında,en lezzetli kahve ortamı hazır olur. Lezzet maksimuma ulaşır. Eğer sen bu kahve çekirdeği gibi isen, çevrende ne kadar sorun olursa olsun, bunları olumluya çevirebilirsin. Çevrene güzel tatlar, duygular katarsın. Kendini ve çevreni daha iyi yapmak için çalışırsın.
Siz hangisisiniz?


-Mamografi hayat kurtarır.

22 Mayıs 2006 Pazartesi

ACİL KAN !!!

VERİLEN BİLGİLERE İNANMAYANLAR 0212 414 30 00 TELEFON NUMARASINI ARAYARAK GERÇEK OLDUĞUNU ÖĞRENEBİLİRLER. LÜTFEN VATANDAŞLIK GÖREVİNİZİ YERİNE GETİRMEK İÇİN BİLGİYİ ULASABİLDİĞİNİZ HERKESE İLETİNİZ Bu cümle çok kötü hissettirdi: "Eğer bir gün siz de böyle bir mesaj göndermek zorunda kalırsanız. Okumadan silen ve iletmeyenler hakkında ne düşünürsünüz" Lütfen tüm tanıdıklarınıza gönderin...7 Yaşındaki bir kız çocuğu için acil Kan. Sevgili Arkadaşlar, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Onkoloji Çocuk bölümünde yatan 7 yaşında Lösemi hastası Damla Aşhan için (AB - Negatif) ACİL kana ihtiyaç duyulmaktaymış. DOKTORLARA GÖRE EN AZ 6 AY DEVAMLI KANA İHTİYAÇLARI VAR! Yardım etmek isteyenler olursa aşağıda yazılan cep telefonlarından annesine ulaşabilirler.
Zor durumda olan bu çocuğa yardım edelim. Herkese Sağlıklı Günler... Damla' nın Annesinin tel.no 05324113253 yA SİZ OLSAYDINIZ...

GERÇEK DOSTLARA - CAN DÜNDAR

Hani, diyorum da, insanın gerçekten mükemmel bir dostu olsa... "Onu", şöyle, içine sindire-sindire, kocaman bir sarılsa... Yüreklilikle söylediğiniz... "Canım benim!.. dediğiniz... Telefonda bile saatlerce konustuğunuz, sıcacık biri... Özlediğinizde, hayal kurduğunuzda yanınızda o var mı? Sizi hiç yalnız bırakmayan biri... Cesur, sempatik, azimli, kararlı,.. Arayan, soran, "Seni özlüyorum" diyen biri. Böyle bir canlı ile her şeyi konuşabilir, paylaşabilirsiniz. Yanıltmaz! Anlayışla karşılar her şeyi... Hataları, günahları-sevapları, her bir şeyi konuşabilirsiniz onunla... Bir arayış içinde olmanıza gerek yoktur. O kendiliğinden çıka gelir zaten. Bir gün bir bakarsınız, karşınızda... Bir de bakmışsınız sımsıcak sohbetler, derin konular, sırlar, paylaşımlar... Kimseye söyleyemediğinizi, en yakınınıza anlatamadığınızı, geçmişteki izleri, geleceğe dairlerinizi, sadece ona anlatır olursunuz. Kadın, erkek fark etmez. Bir dost bulun! Ama gerçek olsun. Aradığınızda işinizi değil, sizi soran... Kötü gününüzde ev sahibi, iyi gününüzde kiracınız olsun. Anlatsın, konuşsun, açık-seçik, korkmadan yaşasın. Güvensin! Cinsiyeti olmasın! Bir kartal kadar haşin, bir maymun kadar şaklaban, bir ceylan kadar narin olsun. Doğruları söylesin. Gözleriyle ve kalpten konuşsun. Yaşasın! Doya doya yaşasın, doya doya yaşatsın. Beyninden değil, yüreğinden versin. "Olsun varsın! Paylaşırım." desin. Bir dostunuz olsun. Sizi ve benliğinizdekileri paylaşsın... Dost olsun! Ama...
Gerçek bir dost..
D O S T Ç A K A L I N.......
Isik ve sevgiyle...


-Mamografi hayat kurtarır.

19 Mayıs 2006 Cuma

Cennette Bir Süt Kutusu Kadar Yeriniz Olsun!!!



Bebekler 3 nisan 2006 da doğdular. Su anda birbirleriyle güresmekle meşguller. Lütfen sadece fotoğraflara bakmayın, evlerini bulmaları icin yardım edin. Cennette bir süt kutusu kadar yeriniz olsun :) not: bu mail 11 mayıs tarihinde yollanmistir. telefonumuz 0212 2437187 Yucel ya da Belgin ile iletişime geçebilirsiniz. hepinize sevgiler

17 Mayıs 2006 Çarşamba

Türkçe Vuruşarak Çekilirken


Ece'm in tavsiyesi... Bende aldım sayılır ;)
Tüm üçüncü dünya ülkelerinde oynanan oyun, şimdi de Türkiye'de sahneleniyor. Türk genci, Türkçe düşünemez, dolayısıyla yazamaz, hatta konuşamaz duruma sürüklenmeye çalışıyor. Bunu amaçlayan Batı, entel takımımız'ı çoktan ele geçirdi. Onlar, aynı zamanda toplumsal iletişimde köşe başlarını tutmuş, yerli kültür köleleri. Türkçedeki yozlaşmaya da elebaşlık ediyorlar.

Elinizdeki kitap , Şefik Sezer Seçkin'in dil konusundaki yarım yüz yıllık tecrübesiyle kaleme aldığı şu ana öğelerden oluşuyor.

Dilimizde sokuşturulan ve ne yazık ki günümüzde yaygın olarak benimsenen yabancı kelimelerin, mutlaka öğrenilmesi gereken Türkçe karşılıkları

Kültür Köleleri'ne karşı "Özgür Türk" Küçük Sözlük'ü
Dünya küçülürken Türk'ün dışa açılan penceresi büyüyor. Daha da büyüyecek. Öncelikle medya çalışanlarımız olmak üzere hepimiz için önemli bir kılavuz

23 Avrupa Dilindeki İsimlerin Doğru Okunuşu ve Yazılış Şifreleri
Batı ülkesi insanlarıyla daha iyi iletişim kurmak, dışarıda can sıkıcı, hatta komik duruma düşmemek için adımızı onların doğru okuyacağı biçimde nasıl yazabiliriz?

Türkçe İsimlerin Uluslararası Yazılışı
Bu özgün kitabın, medyamız için benzersiz bir kaynak eser olmasının yanı sıra, her Türk'ün zihninde bir dil bilinci ufku açacağına inanıyoruz.

-Mamografi hayat kurtarır.

16 Mayıs 2006 Salı

TÜRK'UN ŞİFRESİ ..

Sn.Sinan Aygün'ün çağrısı...
ARKADAŞLAR BUNU YAPMAK ZOR DEĞİL. BEN YAPTIM . GEÇEN HAFTA 2 AYLIK FİŞİMİN HEPSİNİ ÇIKARTTIM VE ERİNMEDEN HESAPLADIM. YANİ DANONE YERİNE SÜTAŞ, NİVEA YERİNE ARKO ALMIŞIM VS.
2 AYDA 900 YTL PARAM TÜRKİYEDE KALMIŞ , TEK BAŞIMA OKADAR SADECE 100 KİŞİ DÜŞÜNÜN .....
_ATO 'dan tüketiciye '869' çagrisi!Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, ithal ürünler yerine Barkodu '869' ile başlayan yerli malı ürünleri satın alma çağrısı yaptı.. Aygün, tüketim malı ithalatına giden her 6 bin 500 dolarınTürkiye'de bir kişiyi işsiz bıraktığını belirterek, '869'u al, çocuğun İşsiz kalmasındedi.. Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, yabancı markalı Ürünlerin market raflarını istila ettiğini ve ithal ürün tüketimi Nedeniyle Türkiye ekonomisinin çıkmaza girdiğini kaydetti.. Aygün, bir ürünün Barkoduna bakarak hangi ülkeye ait olduğunun anlaşılabileceğini anımsatarak, Türkiye ekonomisinin kurtuluşunun 869 rakamında gizli olduğunu savundu..
_Aygün, şöyle konuştu: "Türkiye ekonomisi bugün güçlü ekonomiler karşısında bağımsızlık savaşı veriyor. Bu savaşta parolamız 869'dur. Yani Türk'ün şifresi 869' dur. Savaşı kazanmak ve başı dik gezmek istiyorsak ülkemizin ürünlerine sahip çıkalım. İthal ürünlere verdiğimiz her kuruş, ekonomimizi çıkmaz sokağa götürüyor, yerli sanayinin bacası tütmez oluyor. Gençlerimize istihdam yaratılamıyor. Yerlisi varken yabancı mal almak, kıt kaynaklarımızın dışarıya gitmesi ve yatırımların azalmasıdır. Azalan yatırım, çoğalan işsizliktir."
_Bireysel hareketler çoğaldıkça toplumsal büyük bi hareket yapabiliriz..
_Ülkemizi seviyorsak bunu dikkate alıp uygulamak zorundayız.. Bu hareket bizim kansız, savaşsız diğer ülkelerle, dış güçlerle mücadele edebilmemiz için tek ve en kolay yol !!!

Ülke _______Kodu
USA&Kanada__ 00-13
Fransa_______30-37
Almanya______400-440
Japonya______45
Yunanistan____520
İran_________626
Mısır________622
İtalya________80-83
İspanya______84
Türkiye______869


-Mamografi hayat kurtarır.

13 Mayıs 2006 Cumartesi

BERRAK BEBEĞE YARDIM EDELİM!!!

Merhaba gelen bir maille Berrak bebeğin durumunu öğrendim.Fakat bu konuda hiç bir bilgim yok ama araştırıp,soruşturacağım...Lütfen bir bilginiz varsa bu hastalıkla ilgili yada çevrenizde dr. lütfen sizde bilgi edinmeye çalışıp,bunları Berrak'ın ailesiyle paylaşın...
Berrak, 18 aylık. Bu güzel kızın doğuştan "Spinal Muscular Atrophy (type 1)" isminde bir kas ve sinir hastalığı var.
Merhabalar.;
Ben Berrak ÇANAKLI. 03.05.2004 tarihinde İzmir Özel Gazi Hastanesinde dünyaya geldim. Ve altı aylık olana kadarda her şey yolunda gidiyordu.Altı aylık iken normal kontrol için gittiğimiz doktorumuz bana bir takım testler yaptırdı ve bu amansız hastalık ekim 2004 tarihinde ortaya çıktı.Ve o günden beri ailem hastalığıma çare bulabilmek için durmadan araştırma yapıyor.Amerika'ya bir umut için gittik ama pek fazla bir şey elde edemedik.Bir mail zinciri oluşturduk ve sesimizi duyurmaya çalıştık.
Benim şimdi sizlerden istediğim şey bu hastalık hakkında kulaktan duyma da olsa en ufak bir bilgisi olan çözüm yönünde bu konuda bana ve aileme yardımcı olmanızdır.Annem her konuda üzerime titriyor.Babam işinden olma riskini göze alıp sürekli araştırma içerisinde. Ayrıca annem benim için işini bırakmak zorunda kaldı.
Şu an 2 yaşındayım yani doktorların hakkımda biçtikleri ömür yaşında ve sağlık durumum çok şükür iyi.Ama her an enfeksiyon tehlikesi ile karşı karşıyayım. Ailem evin içinde maske takarak dolaşıyor.Evimizin bir odası yoğun bakım ünitesi gibi oldu.Bu konuda babam çok araştırma yaptı ve benim için en gerekli cihazları evde bulunduruyor.
Bu hastalıkla boğuşan başka arkadaşlar varsa onlarla temasa geçip tecrübelerini paylaşmak istiyor ailem.Biz kısmetse 2 yada 3 hafta sonra Prof.dr .Haluk Topaloğlu amcaya kontrole gideceğiz.Kendisi beni görmek istemiş.İnşallah kendisinin uygulayacağı tedavi ile biraz daha rahat ederim.
Ailemin bu çabalarına lütfen kulak verin onların beni yaşatmak için olan çabalarına lütfen sizde ortak olun. MADDİ YARDIM İSTEMİYORUZ. Ama yinede maddi de olsa yardım etmek isteyenler varsa banka hesap numaramız Akbank İzmir Şubesi 088502 no'lu hesabımız var.
Herkese göstermiş olduğu duyarlılık için şimdiden teşekkür ederim.
Teşekkürler...
Işık ve Sevgiyle....

12 Mayıs 2006 Cuma

BU MİNİK SENİ BEKLİYOR !!!

Çilek Hanım'ın dostları ...


Bana Çilek hanımı gönderen Hülya teyzemiz mail göndermiş.. Bende bi duyurayım istedim...Çok şirin bir kedicik..Sokaklara dönmek için çok küçük:(..
Bloggerlarımız duyarlıdır biliyoruum :) kim istiyoru bu miniği...
Çilekcim bize taa İstanbulun sokaklarından geldi :) iyiki gönderdin Hülya teyzem sağolasın...
Evcil sahibi olmak istiyorsanız illaki cins olup belli bi ırkamı sahip olması gerekli?!Bunu hiç bir zaman anlayamadım!Önemli olan sıcaklığı,dostluğu değilmiki ?!
CAN YOLDAŞINIZ BURDA :)

EGYPT GIRL...

Benim yaptığım, fakat tasarımı bana ait olmayan bir mozaik Egypt girl.. Taş ebatları 1*1 cm ve 0,5*0,5 cm. Ben biraz renklerde ve diziminde değişiklikler yaptım..
Uygulamada özel gramajlı sıva filesinin üzerine , yine mozaik için özel üretilmiş beyaz tutkalla taşlar sabitleniyor..
Desenin üzerine sırayla;naylon ve file sabitlenip çalışılıyor...



-Mamografi hayat kurtarır.

Mutluluk Nerde ?...

10 Mayıs 2006 Çarşamba

MEVA'DAN MEKTUP VAR!!!

Geçtiğimiz hafta gönüllü üyesi olduğum MEVA'dan gelen bir mail sizlerle paylaşmak istedim...
Bilinçlenelim ve bilinçlendirelim...

"Farkındayım - Korkmuyorum"
Meme Sağlığı Konusunda Bilinçlendirme Kampanyası -Göğsünden vurulan kadınlar...
Dünyadaki her 9 kadından birinin meme kanseri tehdidi altında olduğunu biliyor muydunuz? Avrupa'da her yıl yaklaşık bir milyon kadın meme kanseri nedeni ile tedavi görüyor. Dünyada her 3 dakikada bir kadın bu hastalığa yakalanıyor. Ve ne yazık ki, her 11 dakikada bir kadın, bu yüzden hayatını kaybediyor.
Utangaç bir acı...
Meme kanserinin böylesine bir trajediye dönüşmesi, tıbbi nedenler kadar, kültürel nedenlere de bağlı. Dünyada birçok kültürde meme, kadın vücudunun herkesten saklanması gereken gizemli bir parçası. Ergenliğe ulaşan genç kız için meme, kadınlığın ve cinselliğin simgesiyken, anne olduğunda ise, bambaşka bir işlev kazanır. Emzirmek, sadece bebeği beslemekle kalmaz, anne ile bebeğin iletişimini sağlayan çok önemli bir duygusal bağ oluşturur. Kadının yaşamında farklı işlevler kazanan meme, kadın sağlığı için de hayati organlardan biridir. Ancak, toplumsal tabular yüzünden, meme ve sağlık arasındaki bu ilişki yeterince vurgulanmadığı için, kadınlar herhangi bir meme hastalığı karşısında büyük bir şaşkınlık ve korku yaşar.

Türkiye'de, önemli bir halk sağlığı sorunu olan meme kanseri, %24'lük oranla, kadınlarda en sık rastlanan 10 kanser türü arasında ilk sıradadır. Son yıllarda, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de meme kanseri daha genç yaşlardaki kadınlarda görülmeye başlamıştır.
Herşey Farkında Olmak'la başlıyor
Tüm dünyada meme kanseri görülme sıklığı artarken, gelişmiş batı ülkelerinde bu hastalığa bağlı ölüm oranı artmadığı gibi, son yıllarda azalmaya başladı. Çünkü, meme sağlığı konusunda yeterince bilinçlendirilmiş olan bu toplumlarda, erken tanı olanakları yaygın olarak kullanılıyor ve erken teşhis oranı her yıl yükseliyor. Örneğin, İsveç ve Finlandiya'da yürütülen meme kanseri için yüksek kaliteli mamografi taraması uygulaması, meme kanserine bağlı ölümleri üçte bir oranında azaltmıştır.

Bu hesaba göre, yılda yaklaşık 75.000 kadının, meme kanseri nedeniyle hayatını kaybettiği Avrupa Birliği ülkelerinde, tüm kadınlar doğru tarama uygulamalarına ulaşabilselerdi, yaklaşık 25,000 kadın hastalığı yenmiş olacaktı. Aynı şekilde ülkemizde de, İsveç örneğindeki gibi, %90' lara varan bir tarama uygulanabilseydi yüz binlerce kadın, şu anda hayatta, sevdiklerinin yanında olacaktı.

"Farkındayım, Korkmuyorum"
Türkiye Meme Vakfı (MEVA) "FARKINDAYIM - KORKMUYORUM" kampanyası ile misyonu doğrultusunda Türkiye?de meme sağlığı bilincinin geliştirilmesi ve erken teşhis olanaklarının yaygınlaştırılması için harekete geçiyor.

2006 Mayıs itibariyle başlayacak ve 1 yıl sürecek kampanyamızın hedefi ;

Türkiye'de;
Meme sağlığı ve meme kanseri konusunda, başta kadınlarımız olmak üzere toplumu bilgilendirmek,
Meme kanseri ve en önemli erken teşhis yöntemi olan mamografi hakkında, hedef kitleyi bilinçlendirmek,
Kurumsal ve bireysel destek sağlayarak, erken teşhis olanaklarını yaygınlaştırmak üzere, "Gezici Meme Kanseri Tarama Ünitesi" kurmak ve imkanları sınırlı kadınlarımıza ulaşmak,
Ülkemizin en önemli sağlık sorunu ile toplumsal düzeyde verdiğimiz bu mücadelemizde, sizi vakfımızla işbirliğine davet ediyoruz. Sosyal sorumluluk anlayışınız doğrultusunda, Türkiye'nin en temel sorunu olan sağlık konusuna, öncelik vereceğinize inanıyoruz.
Yüz binlerce kadınımızı etkileyen bu sorun, aynı zamanda yüz binlerce aileyi ve çocuğu derinden etkiliyor. Ülkemiz için sağlıklı bir gelecek kurmak üzere birlikte yola çıkmayı ve başarılı bir çalışmaya birlikte imza atmayı umuyoruz.
Saygılarımızla,

Türkiye Meme Vakfı

KAMPANYAYA DESTEK YÖNTEMLERİ

Farkındayım Korkmuyorum Kampanyasına Kurumsal veya Bireysel destek verilebilir. Toplumsal düzeyde mücadele gerektiren böyle bir sağlık sorununa yönelik yürütülecek bu kampanyanın topluma yayılması önceliklidir. Her birey ve kurum aşağıda belirtilen yöntemlerle kampanyayı destekleyebilir. Katılımın çeşitli ve yüksek olması kampanyanın hedeflerine ulaşmasında büyük etken olacaktır.

Gezici Meme Kanseri Tarama Ünitesi Projesi
Erken teşhis olanaklarını yaygınlaştırmak amacıyla kurulacak bir gezici ünitenin üretimi ve işletimine destek verilebilir.

Ücretsiz Mamografi
Arzu edilen sayıda imkanları sınırlı kadına ücretsiz tarama imkanı sunulabilir.

Meva "Farkındalık Paketi"
Bilgi kartı ve pembe bilezikten oluşan ürünün üretim ve satışına destek vererek Gezici Meme Kanseri Tarama Ünitesi Projesine katkıda bulunabilir.

Ürün işbirliği
Firmalar sosyal sorumluluk anlayışıyla kampanya amblemini ürününe taşıyabilir ve bilinçlendirme faaliyetlerini destekleyerek ürün satışından belli bir miktar vakfa aktarabilirler.

İletişim Sponsorluğu
Vakfın kampanya kapsamında yürüteceği tüm iletişim faaliyetlerine /giderlerine ( İlan, reklam afiş, film.. vs) sponsor olunabilir.

Kampanya etkinlikleri
Bilinçlendirme ve farkındalık yaratma amaçlı konser, seminer, eğitim gibi faaliyetlere sponsor olunabilir.

Ayni Bağış
Vakfa mamografi veya ultrasonografi cihazı bağışlanabilir.

Bağış
Vakfın banka hesabına bağışta bulunabilir.


Detaylı bilgi için

Feza Sengel
fezasengel@memekanseri.org

İLK SOBE :)

GÜNAYDIIIIN....
Dün yoktum merak etmişsiniz...Ne güzel şeymiş merak edilmek,Yokluğumun farkedileceğini tahmin etmemiştim...
Cumartesi günü küçük bi sakarlık sonucu dizimi sakatladım..Düştüüüm!!!Şimdi bandajlarla geziyorum,aslında gezemiyorum çünki dinlendirmem gerekiyor.Pazartesi günü hep ayakta kalınca ,birazda yağmurda koşturunca,gecesinde baya sancı verdi.Sabaha kadar uyutmadı ve bende sağolsun patronumun izniyle 1 gün dinlendirdim..Şimdi daha iyiyim çok şükür.
Caroline beni sobelemiş :)) ilk sobelenme vakam ...Teşekkürler bende artıkım milli oldum :P

Eveeet ... Çilek Hanım'la benim beğendiğimiz blog sayısı 5 le sınırlı değilki amaaa :(( bapcaz şimdi..

Neysem kuralı bozmayalım...






Ama isterseniz tümünü listeleyebilirim... :(

Bende Yemek Kokusu Tuğba ile Sevimli Patiler Sibel i sobeliyorum :))

Dostça ve sağlıcakla kalın....

7 Mayıs 2006 Pazar

BİR HAYAT KURALI !!!


Biz bunu oldukça geç anlayanlardanız...olabildiğincede acı bir şekilde...
Her ne kadar anlamış olsamda, herşeyin için düşünebildiğim bu kuralı sevdiklerim konusunda düşünemiyorum...
Sahiplenmek olarak değil ama hep benimle kalsın istiyorum, ama ne mümkün....
İsteklerinizin hep sizinle olması ve olabilmesi dileğimle...

CENNET

KAKTÜSÜM

Kaktüslerim çiçek açtı ... Ama 1 günlük ömrü var her açan çiçeğin..Tam açıldıktan sonra maximum 2 saat en güzel görüntüleri veriyor.. Sonrası hüsran, her güzel şeyde olduğu gibi... Bu çiçek önden bir el büyüklüğünde :)

6 Mayıs 2006 Cumartesi

VERONA'DAN...








_Burası İtalya'nın Verona şehri..
_Arena meydanından bir kesit...
_Bu fotoğraftaki yapıt kola kutularından yapılmış :)
_Tanıtım broşürünü almıştım ,ama bulamadım yazmayıda aklıma koyduğum için yeterli bilgi veremeyeceğim :(

2 Mayıs 2006 Salı

İŞTE GELDİM , BURDAYIM.....

*saksıya çilek ektim :D
_Vee döndümm :) Blogumu yalnız bırakmadığınız için çoook teşekkür ederim...
_ Dün akşam geç geldiğim için bişi yazamadım.. Çok bitkinim ama bir o kadarda huzurlu...Tilki ve kürkçü dükkanı misali :( hiç dönmek istemezdim aslında...Ama herşeye değerdi bu 3 gün...
_İşimide özlemişim :))
_Eve korkuyla geldim aslında..
Çilek nasıl? Ne yaptı? Başına bişicik geldimi? Bize kızıp ortalığa bişi yaptımı? Nasıl karşılayacak bizi kapıda? Tavrı nasıl olacak? Küsecekmi? vs vs...
_Evden çıkarken ,normalde her gün bizi kapıda "hadi ben burdayım çabucak gidip gelin" dercesine uğurlayan kızım,bu sefer anladı uzun süreli olduğunu ve kapıya gelmeyi bırak yataktan kalkmadı bile :( ... İçimi burktu bu tavrı... Ve korktum açıkçası...
_Neyseki hiç bişi umduğum gibi gelişmedi.. Kapıyı açar açmaz karşımdaydı. İçeri girince ilk işi çantaları ve paketleri koklamak oldu.. Benimse ilk işim ona ödül olarak aldığım balıklı mama oldu.. O mamasını yerken oyun oynayarak bende bir yandan yine ödül olarak tereyağlı sahanda yumurta yaptım :) en sevdiği yemek... Kerata gidip bir lokma alıyor sonra miyavlayarak yanıma geliyor mutfağa, gittimmi diye merak ediyor...Bende rahatça yemeğini yesin diye aldım elime tabağı yanında durdum o yemeğini yerken .. Böylece kendini daha huzurlu hissetti :)...
_Ev miss gibiydi.. Canım kızım benim hiç yaramazlık yapmamış..Ama arkadaşı Can'ı çok özlemiş...Can bizim muhabbet kuşumuz... Çilek te ona aşık :)) Kafesini yere koyuyoruz ,yere yatıp saatlerce onu izlemeye bayılıyor.. hiç zarar vermeye çalışmadı şimdiye kadar.. Ama biz ne olur ne olmaz diye Can'ın bulunduğu odayı kapattık giderken...Velhasıl ... Çilek iyiki benimle :))) ...
_Bu arada Ece ilede ilk defa buluştuk... Tabi ben çok heyecanlıyım ...Muhteşem bir insan...Kızı Ege bitirim,cimcime :)..Çok güzel bir evlat yetiştirmiş...Eşini ziyaret ettik ardından praktikerdi vs hobi malzeme alışverişleri derken kısacık sürede annelerimizide tanıştırdık ...Biaz tedirginde olmadık değil,malum işçi bayramı :( ... ama herşeye rağmen süper bir gündü.. Ece'ciğim iyiki varsın... İyiki dostumsun... O senin gibi güzel sıcak kanlı ailenle tanıştığım içinde çok memnunum... Nette başlayan bir arkadaşlığın sanki 40yıllık arkadaşmışcasına böyle güçlü duygular hissettirmesi :) ne enteresan...En yakın zamanda daha uzun süreli görüşebilmek dileğiyle...